to mark or distinguish with a badge

listen to the pronunciation of to mark or distinguish with a badge
الإنجليزية - التركية

تعريف to mark or distinguish with a badge في الإنجليزية التركية القاموس.

badge
{i} rozet

Polis memuru rozetini aydınlattı. - The police officer flashed his badge.

Dan bile rozeti geri vermedi. - Dan didn't even give the badge back.

badge
{i} nişan
badge
(Askeri) Bröve
badge
(Askeri) BRÖVE: Bir askerin, çok önemli bir askeri uzmanlık alanında, üstün bir ehliyet derecesi elde etmiş olduğunu göstermek üzere verilen bir çeşit mükafat. Kara, deniz ve hava kuvvetlerine ait bröveler ile uzmanlık brövelerini içine alır. Ayrıca bakınız: "Ground badge"
badge
{i} işaret
badge
kimlik (kartı)
badge
kimlik kartı
الإنجليزية - الإنجليزية
badge

The television was badged as 'GE', but wasn't made by them.

to mark or distinguish with a badge

    الواصلة

    to mark or dis·tin·guish with a badge

    التركية النطق

    tı märk ır dîstînggwîş wîdh ı bäc

    النطق

    /tə ˈmärk ər dəˈstəɴɢgwəsʜ wəᴛʜ ə ˈbaʤ/ /tə ˈmɑːrk ɜr dɪˈstɪŋɡwɪʃ wɪð ə ˈbæʤ/
المفضلات