to make steady, hold fast, support

listen to the pronunciation of to make steady, hold fast, support
الإنجليزية - التركية

تعريف to make steady, hold fast, support في الإنجليزية التركية القاموس.

steady
{i} sabit durum
steady
sağlam

Bu köprü sağlam görünüyor. - This bridge looks steady.

Bu merdiven yeterince sağlam mı? - Is this ladder steady enough?

steady
{s} sakin
steady
{s} sürekli

Nüfusta sürekli bir artış vardı. - There was a steady increase in population.

Asla sürekli bir işim olmadı. - I've never had a steady job.

steady
değişmeyen
steady
tutarlı
steady
yatıştırmak
steady
sallanmaz hale getirmek
steady
sarsılmaz
steady
sebatkâr
steady
ciddi
steady
(Denizcilik) Viya!
steady
kararlı, dengeli
steady
ünlem sabit
steady
{s} durmadan aynı şekilde akan (su)
steady
{s} değişmeyen; durmayan, devamlı
steady
sallanmaz
steady
{s} değişmez
steady
(fiil) sallanmasını kesmek, titremesini durdurmak, sakinleştirmek, sabit kalmak, hareket etmemek, kıpırdamamak, titrememek, istikrarlı gitmek
الإنجليزية - الإنجليزية
{v} steady
to make steady, hold fast, support
المفضلات