الإنجليزية - التركية
تعريف to make short or friable, as pastry, with butter, lard, pot liquor, or the like في الإنجليزية التركية القاموس.
- shorten
- {f} kısaltmak
Ben dikiş dikmeyi sevmiyorum ama bu pantolonu kısaltmak zorundayım.
-I don't like to sew, but I shall have to shorten these trousers.
- shorten
- kısmak
- shorten
- kasılmak
- shorten
- (fiil) kısaltmak, azaltmak, yelkeni sarıp küçültmek, yağ katarak kıvamına getirmek (un vb.), kısalmak, azalmak
- shorten
- kısalt
Ben dikiş dikmeyi sevmiyorum ama bu pantolonu kısaltmak zorundayım.
-I don't like to sew, but I shall have to shorten these trousers.
Bir çalışma günü hayatı 8 saat kısaltır.
-A working day shortens life by 8 hours.
- shorten
- yağ katarak gevrekleştirmek
- shorten
- {f} yelkeni sarıp küçültmek
- shorten
- {f} kısalmak
- shorten
- {f} azalmak
- shorten
- {f} azaltmak
- shorten
- {f} yağ katarak kıvamına getirmek (un vb.)
- shorten
- kısal/kısalt
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف to make short or friable, as pastry, with butter, lard, pot liquor, or the like في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- shorten
to make short or friable, as pastry, with butter, lard, pot liquor, or the like
الواصلة
to make Short or friable, as pastry, with butter, lard, pot liquor, or the likeالنطق
Resimler
السابق
المفضلات