Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

to make one's way, go (to)

listen to the pronunciation of to make one's way, go (to)
الإنجليزية - التركية

تعريف to make one's way, go (to) في الإنجليزية التركية القاموس.

resort
{f} başvurmak

Şiddete başvurmak bazen kabul edilebilir. - It is sometimes acceptable to resort to violence.

Paramı geri almak için tehditlere başvurmak zorunda kaldım. - I had to resort to threats to get my money back.

resort
{i} dinlenme yeri
resort
{i} çare

O, son çare olarak babasından ödünç para aldı. - He borrowed some money from his father as a last resort.

O, son çare olarak ilaca güvendi. - She relied on the medicine as a last resort.

resort
(isim) dinlenme yeri, mesire, tatil yeri, başvurma, yardımına başvurulacak kimse, çare, uğrak, sık sık gidilen yer, ikinci adres
resort
{i} başvurma

Tom istediğini almak için şiddete başvurmaya hazır. - Tom is ready to resort to violence in order to get what he wants.

Asla şiddete başvurmamalısınız. - You must never resort to violence.

resort
sığınılacak yer
resort
barınak
resort
-e başvurma
resort
yazlık
resort
(to ile) (-e) başvurmak
resort
-den yararlanma
resort
yoluna gitme
resort
baş vurmak
resort
{i} ikinci adres
resort
başvuru/sayfiye
resort
(fiil) başvurmak, gitmek
resort
yararlanma
resort
{i} sık sık gidilen yer
resort
{i} yardımına başvurulacak kimse
resort
çareyi bulmak
الإنجليزية - الإنجليزية
resort

The same daye went Jesus out off the housse, and sat by the seesyde, and moch people resorted unto him, so gretly that he went and sat in a shyppe, and all the people stode on the shoore.