to make one's way, go (to)

listen to the pronunciation of to make one's way, go (to)
الإنجليزية - التركية

تعريف to make one's way, go (to) في الإنجليزية التركية القاموس.

resort
{f} başvurmak

Şiddete başvurmak bazen kabul edilebilir. - It is sometimes acceptable to resort to violence.

Paramı geri almak için tehditlere başvurmak zorunda kaldım. - I had to resort to threats to get my money back.

resort
{i} dinlenme yeri
resort
{i} çare

O, son çare olarak ilaca güvendi. - She relied on the medicine as a last resort.

Bıçak keskin değildi ve eti onunla kesemedim, bu yüzden son çare olarak çakımı kullandım. - That knife wasn't sharp and I couldn't cut the meat with it, so I resorted to using my pocket knife.

resort
(isim) dinlenme yeri, mesire, tatil yeri, başvurma, yardımına başvurulacak kimse, çare, uğrak, sık sık gidilen yer, ikinci adres
resort
{i} başvurma

Şiddete başvurmamalıyız. - We should not resort to violence.

Paramı geri almak için tehditlere başvurmak zorunda kaldım. - I had to resort to threats to get my money back.

resort
sığınılacak yer
resort
barınak
resort
-e başvurma
resort
yazlık
resort
(to ile) (-e) başvurmak
resort
-den yararlanma
resort
yoluna gitme
resort
baş vurmak
resort
{i} ikinci adres
resort
başvuru/sayfiye
resort
(fiil) başvurmak, gitmek
resort
yararlanma
resort
{i} sık sık gidilen yer
resort
{i} yardımına başvurulacak kimse
resort
çareyi bulmak
الإنجليزية - الإنجليزية
resort

The same daye went Jesus out off the housse, and sat by the seesyde, and moch people resorted unto him, so gretly that he went and sat in a shyppe, and all the people stode on the shoore.