Gölette neredeyse hiç su yok.
- There's almost no water left in the pond.
Eğer onu kolundan yakalamasaydı, göletin içine düşmüş olacaktı.
- She would have fallen into the pond if he had not caught her by the arm.
Havuzun etrafında bir sürü ağaç var.
- There are a lot of trees around the pond.
Havuzda yüzmemelisiniz.
- You mustn't swim in the pond.