to make a lunge or swipe

listen to the pronunciation of to make a lunge or swipe
الإنجليزية - التركية

تعريف to make a lunge or swipe في الإنجليزية التركية القاموس.

pass
{i} giriş

Giriş sınavını geçti. - He passed the entrance examination.

Taro büyük olasılıkla üniversite giriş sınavını geçecek. - Taro is very likely to pass the university entrance examination.

pass
{i} geçit

Binanın içinde gizli bir geçit bulduk. - We found a secret passage into the building.

Zihnimde çocukluğuma açılan gizli bir geçit var. - There is a secret passageway in my mind leading to my childhood.

pass
{i} kanal

Panama Kanalı'ndan geçtik. - We passed through the Panama Canal.

Bu gemi, kanaldan geçmek için fazla büyük. - This ship is too big to pass through the canal.

pass
sona ermek
pass
pas demek
pass
(Kanun) kararlaştırmak
pass
sınavda geçmek
pass
uzatmak
pass
başarmak
pass
baştan çıkarma
pass
kazanmak
pass
pas

Pasaportta ismi olan kişi kelimelerle tanımlanıldı. - The person whose name was on the passport was described with words.

Eğer yurt dışına gidiyorsanız, bir pasaporta sahip olmak gereklidir. - If you are going abroad, it's necessary to have a passport.

pass
{f} geç

Sıkı çalışsa, sınavı geçebilir. - If he studied hard, he could pass the exam.

Sıkı çalışsa, sınavı geçebilir. - If she studied hard, she could pass the exam.

pass
{f} bildirmek
pass
{f} devretmek
pass
{i} paso
pass
{f} piyasaya sürmek
pass
(Askeri) KISA İZİN YETKİSİ: Böyle bir izinin verilmesi hususunda tanınan yetki
pass
{f} onaylanmak
pass
kab

Yeni bir yol inşa edilmesi kararı kabul edildi. - The resolution that a new road be built was passed.

O bir üniversite öğrencisi olarak kabul edilmektedir. - He passes for a college student.

الإنجليزية - الإنجليزية
pass
to make a lunge or swipe

    التركية النطق

    tı meyk ı lʌnc ır swayp

    النطق

    /tə ˈmāk ə ˈlənʤ ər ˈswīp/ /tə ˈmeɪk ə ˈlʌnʤ ɜr ˈswaɪp/
المفضلات