Saat sekizi çeyrek geçiyor.
- It’s a quarter past eight.
Şirket kazançları ilk çeyrekte keskin şekilde gelişti.
- Corporate earnings in the first quarter improved sharply.
Yediyi çeyrek geçe akşam yemeğini yerim.
- I eat dinner at quarter past seven.
Amerikan parasında, bir çeyrek 25 sent; 4 çeyrek bir dolar yapar.
- In American money, a quarter is 25 cents; 4 quarters make a dollar.
Tom'u mahallesine götürsen iyi olur.
- You'd better get Tom to his quarters.
Tom mahallesinde kalmalıdır.
- Tom must remain in his quarters.
Tom bazı bölgelerde çok kötü bir üne sahip.
- Tom has a very bad reputation in certain quarters.