Şüpheli tutuklanmaktan kaçınmak istedi.
- The suspect wanted to avoid being arrested.
Biz yoğun trafikten kaçınmak amacıyla, Noel için evde kaldık.
- We stayed home for Christmas, so as to avoid heavy traffic.
Lütfen kazaları önlemek için elinizden geleni yapın.
- Please try your best to avoid accidents.
Eğer kolesterolü önlemek istiyorsanız yanında yağ olmadan yağsız et yiyin.
- If you want to avoid cholesterol, eat lean meat with no fat.
Bir kokarcayı vurmayı sakınmaktan caydım.
- I swerved to avoid hitting a skunk.
Sami, tutuklamaktan kurtulmak için Mısır'a kaçtı.
- Sami fled to Egypt to avoid arrest.
Soğuk algınlığından korunmak için bol miktarda C vitamini al.
- Take lots of vitamin C to avoid catching cold.
And therewith anone cam another knyght of the castell; and he was smyttyn so sore that he avoyded hys sadyll.