الإنجليزية - التركية
تعريف to leak (out) or escape slowly; as, the secret oozed out; his courage oozed out في الإنجليزية التركية القاموس.
- ooze
- {f} sızdırmak
- ooze
- kaçak yapmak
- ooze
- {f} sızmak
- ooze
- batak
- ooze
- kaçmak
- ooze
- sızıntı
- ooze
- {i} balçık
Borudan yeşil balçık sızdı.
-Green slime oozed out the pipe.
- ooze
- bataklık
- ooze
- {i} sızma
- ooze
- (isim) sızma, sızıntı, sızan şey, meşe kabuğu suyu (dericilik), sulu çamur, dip çamuru (deniz vb.)
- ooze
- {i} dip çamuru (deniz vb.)
- ooze
- sulu çamur gibi
- ooze
- (fiil) sızdırmak, kaçırmak, sızmak, duyulmak
- ooze
- {i} sulu çamur
- ooze
- okyanus diplerinde bulunan ve böcek kabuklarından meydana gelmiş sulu çamur
- ooze
- {i} sızan şey
- ooze
- sepicilikte kullanılan meşe kabuğu suyu
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف to leak (out) or escape slowly; as, the secret oozed out; his courage oozed out في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- ooze
to leak (out) or escape slowly; as, the secret oozed out; his courage oozed out
الواصلة
to leak (out) or es·cape slowly; as, the se·cret oozed out; his cour·age oozed outالنطق
Resimler
السابق
المفضلات