Kimse benim ülkemde yatırım yapmak istemez.
- Nobody wants to invest in my country.
İndeksli yatırım fonlarına yatırım yapmak istiyorum
- I want to invest in index funds.
Menkul kıymetlere 500.000 yen yatırım yaptı.
- He invested 500,000 yen in stocks.
Temiz, yenilenebilir enerjiye yatırım yapmalıyız.
- We need to invest in clean, renewable energy.
Yüksek tasarruf oranı Japonya'nın güçlü ekonomik büyümesi için bir faktör olarak kabul edilmektedir.Çünkü o bol yatırım sermayesi kullanılabilirliği anlamına gelmektedir.
- A high savings rate is cited as one factor for Japan's strong economic growth because it means the availability of abundant investment capital.
Menkul kıymetlere 500.000 yen yatırım yaptı.
- He invested 500,000 yen in stocks.
Menkul kıymetlerde bir milyon yen yatırım yapabilir.
- He can invest a million yen in stocks.