Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

to knock, as at a door

listen to the pronunciation of to knock, as at a door
الإنجليزية - التركية

تعريف to knock, as at a door في الإنجليزية التركية القاموس.

clap
{f} alkışlamak
clap
{f} el çırpmak
clap
gök gürültüsü
clap
(Tıp) gonore
clap
alkışlama

Tom Mary'nin gösterisinden sonra alkışlamadı. - Tom didn't clap after Mary's performance.

Onlar bizi alkışlamadılar. - They did not clap for us.

clap
{f} alkışla

Onun konferansından sonra birkaç kişi alkışladı. - A few people clapped after his lecture.

Konser bittiğinde seyirci alkışladı. - The audience clapped when the concert was over.

clap
postalamak
clap
(the ile) belsoğukluğu
clap
(el) çırpmak
clap
alkışla(mak)
clap
{f} elle vurmak, şaplak indirmek
clap
{f} çırpmak
clap
{i} alkış sesi
clap
{i} belsoğukluğu
clap
{i} gürleme
clap
{i} hafifçe vurma
clap
{i} elle vuruş, şaplak
clap
{f} dokunmak
clap
{f} yerine koymak
الإنجليزية - الإنجليزية
clap