to give instruction to; to make report to; to acquaint; to teach; to inform

listen to the pronunciation of to give instruction to; to make report to; to acquaint; to teach; to inform
الإنجليزية - التركية

تعريف to give instruction to; to make report to; to acquaint; to teach; to inform في الإنجليزية التركية القاموس.

tell
{f} demek

Bana ne demek istediğini söyle. - Tell me what you mean.

Onlara ne demek istediğini söyle. - Tell them what you mean.

tell
anlatmak

Daha sonra ne olacağını anlatmak yok. - There is no telling what will happen next.

Gerçeği anlatmak gerekirse o benim sevgilim. - To tell the truth, she is my girlfriend.

tell
söylemek

Sana önemli bir şey söylemek istiyorum. - I want to tell you something important.

Bana öyle geliyor ki kocam beni arkadaşımla aldatıyor.Ona söylemek istiyorum:Sen kedi çalıyorsun!. - It appears that my husband is cheating on me with my friend. I want to tell her: You thieving cat!.

tell
nakletmek
tell
belli olmak
tell
göstermek
tell
seçmek
tell
söyle

Lütfen adresini bana söyle. - Please tell me your address.

İki kameradan hangisinin daha iyi olduğunu bana söyle. - Tell me which of the two cameras is the better one.

tell
bilmek

Tom'a bilmek istediği şeyi söyleyemedim. - I couldn't tell Tom what he wanted to know.

Bilmek istediğin her şeyi sana söyleyeceğim. - I'll tell you everything that you want to know.

tell
tahmin etmek

Onun ne yapacağını tahmin etmek mümkün değil. - There is no telling what he will do.

Ne olacağını tahmin etmek mümkün değil. - There's no telling what'll happen.

tell
belli etmek
tell
etkili olmak
tell
tembihlemek
tell
tell söyle
tell
ark höyük
الإنجليزية - الإنجليزية
tell
to give instruction to; to make report to; to acquaint; to teach; to inform

    الواصلة

    to give in·struc·tion to; to make re·port to; to acquaint; to teach; to in·form

    النطق

المفضلات