İstakoz ciğeri toksik olabilir, onu yememek en iyisidir.
- Lobster tomalley can be toxic and it's best not to eat it.
Sınavda elimden gelenin en iyisini yapacağım.
- I'll do my best on the test.
Sadece yapabileceğinin en iyisini yap.
- Just do the best you can.
Yapabileceğinin en iyisi bu mu?
- Is that the best you could do?
O en çok seyahat etmekten hoşlanır.
- She likes traveling best of all.
En çok bu kitabı seviyorum.
- I like this book best.
Benim en iyi dostum bir kitaptır.
- My best friend is a book.
Twitter'ın sloganı Dünyanızda nelerin yeni olduğunu keşfetmenin en iyi yolu.'dur.
- The motto of Twitter is The best way to discover what's new in your world.
Tom işi elinden gelen en iyi şekilde yaptı.
- Tom did the job to the best of his ability.
Tom işi elinden gelen en iyi şekilde yaptı.
- Tom did the job the best he could.
Sınavı geçmek için elimden geleni yapacağım.
- I'll do my best to pass the examination.
Sizinle temasa geçmek için en iyi yol hangisidir?
- What's the best way to get in touch with you?
Many people returned to work a bit anxious, they acknowledged, but grimly determined not to let terrorists get the better of them.