الإنجليزية - التركية
تعريف to get along with في الإنجليزية التركية القاموس.
- iyi geçinmek
Sınıftaki herkesle iyi geçinmek için daha çok çalışmalıydım.
-I should've tried harder to get along with everyone in the class.
Lütfen başka herkesle iyi geçinmek için elinden geleni yapmaya çalış.
-Please try your best to get along with everybody else.
- iyi anlaşmak
- anlaşmak
Tom'la anlaşmak çok kolay.
-Tom is very easy to get along with.
- geçinmek
Onunla iyi geçinmek zordur.
-He is hard to get along with.
Kendisiyle geçinmek çok zordur.
-He is rather hard to get along with.
- (Dilbilim) ile iyi geçinmek
- ile geçinmek
Tom ile geçinmek kolaydır.
-Tom is easy to get along with.
Yeni okul öğrencileri ile geçinmek zor gibi görünüyor
-It seems to be difficult for her to get along with students in the new school.
- ile anlaşmak
- uyuşmak
- iyi anlaşmak (birisiyle)
- birisiyle geçinmek
- (Dilbilim) ile uzlaşmak
- biriyle iyi geçinmek
- git
Onunla anlaşamadım gitti.
-I just can't get along with him.
- anlaşmak, iyi ilişkide olmak
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف to get along with في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- have smooth relations; "My boss and I get along very well
- have smooth relations; "My boss and I get along very well"
- manage, handle, reach an agreement with; be friendly toward
to get along with
الواصلة
to get a·long withالتركية النطق
tı get ılông wîdhالنطق
/tə ˈget əˈlôɴɢ wəᴛʜ/ /tə ˈɡɛt əˈlɔːŋ wɪð/
Resimler
السابق
المفضلات