to fill (a vehicle's fuel tank) with fuel

listen to the pronunciation of to fill (a vehicle's fuel tank) with fuel
الإنجليزية - التركية

تعريف to fill (a vehicle's fuel tank) with fuel في الإنجليزية التركية القاموس.

gas
zırva
gas
benzin

O bir kenara biraz benzin koydu. - He puts aside some gas.

Ben, genellikle bu servis istasyonunda arabaya benzin alırım. - I usually gas up the car at this service station.

gas
(hava) gaz
gas
havadan sudan konuşmak
gas
{i} övünme
gas
{i} matrak şey
gas
{i} atıp tutma
gas
{i} havagazı; doğalgaz
gas
{f} gaz vermek
gas
argo olağanüstü şey
gas
{i} hava civa
gas
{f} atıp tutmak
gas
{f} k.dili. çene
gas
(Tıp) Yel
gas
anestezide kullanılan gaz karışımı
gas
argo boş laf
gas
{i} havagazı
gas
{i} (çoğ. --es/--ses)
gas
{i} gaz

Kömür sobasıyla uyumamalısınız. Çünkü karbonmonoksit olarak adlandırılan çok zehirli bir gaz içerir. Kömür sobasıyla uyumak ölümle sonuçlanabilir. - You shouldn't sleep with a coal stove on because it releases a very toxic gas called carbon monoxide. Sleeping with a coal stove running may result in death.

Hava, çeşitli gazların bir karışımıdır. - Air is a mixture of various gases.

gas
(Askeri) GAZLA ZEHİRLEMEK, GAZLAMAK: Bir kimya harbi maddesi kullanmak suretiyle zehirlemek, yaralamak veya öldürmek, Yada bir sahayı gazla kirletmek
الإنجليزية - الإنجليزية
gas
to fill (a vehicle's fuel tank) with fuel
المفضلات