Polisler binayı çevirdi.
- The police have surrounded the building.
Evin etrafını çevirttik.
- We've got the house surrounded.
Düşman yüzler tarafından kuşatıldığımı görüyorum.
- I see that I am surrounded by hostile faces.
Polis tarafından kuşatıldık.
- We're surrounded by police.
Yaşlı bir adam etrafı torunlarıyla çevrili olarak oturdu.
- An old man sat surrounded by his grandchildren.
Brown etrafının çevrildiğini gördü.
- Brown saw that he was surrounded.
Çevreleyen tepeler kasabayı korudu.
- The surrounding hills protected the town.
Kısa sürede yeni çevreye alıştı.
- He soon got used to the new surroundings.