to drop or dive with folded wings from a great height towards the ground

الإنجليزية - التركية

تعريف to drop or dive with folded wings from a great height towards the ground في الإنجليزية التركية القاموس.

المصطلحات ذات الصلة

stoop

düşmek

stoop

{f} omuzları çökük/düşük olmak/durmak, hafif kambur olmak: He stoops. Omuzları

stoop

eğilmek (öne)

stoop

veranda

Tom verandada oturuyordu. - Tom was sitting on the stoop.

stoop

kameriye

stoop

sahanlık

stoop

alçalma

stoop

alçalmak

stoop

eğilme

stoop

{f} öne doğru eğil

Tom öne doğru eğildi ve bozuk parayı aldı. - Tom stooped and picked up the coin.

stoop

kambur durma

stoop

(fiil) eğilmek, öne doğru eğilmek, kambur durmak, alçalmak, tenezzül etmek, eğmek, hızla alçalıp avına vurmak (şahin vb.)

stoop

{f} eğmek

stoop

{i} öne eğilme

stoop

{f} (öne) eğilmek; öne eğmek; over -in üstüne eğilmek/abanmak

stoop

{i} (binanın dışında, birkaç basamakla çıkılan üstü kapalı) sahanlık

stoop

üstüne atılma

stoop

{f} tenezzül etmek

stoop

{f} kambur durmak

الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف to drop or dive with folded wings from a great height towards the ground في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

stoop

الواصلة

to drop or dive with folded wings from a great height to·wards the ground

التركية النطق

tı drôp ır dayv wîdh fōldıd wîngz fırm ı greyt hayt tıwôrdz dhi graund

النطق

/tə ˈdrôp ər ˈdīv wəᴛʜ ˈfōldəd ˈwəɴɢz fərm ə ˈgrāt ˈhīt təˈwôrdz ᴛʜē ˈground/ /tə ˈdrɔːp ɜr ˈdaɪv wɪð ˈfoʊldəd ˈwɪŋz fɜrm ə ˈɡreɪt ˈhaɪt təˈwɔːrdz ðiː ˈɡraʊnd/