to do as one is told

listen to the pronunciation of to do as one is told
الإنجليزية - التركية

تعريف to do as one is told في الإنجليزية التركية القاموس.

obey
{f} itaat etmek

Ona itaat etmekten başka bir şey yapamıyorum. - I can't do anything but obey him.

Çocuklar ebeveynlerine itaat etmek zorundadır ve ebeveynler patronlarına itaat etmek zorundadır. - Children must obey their parents and parents must obey their employers.

obey
{f} itaat etmek; -e uymak, -e riayet etmek
obey
baş eğmek
obey
uy
obey
-e uymak
obey
uymak

Trafik kurallarına uymak çok önemlidir. - It is very important to obey the traffic rules.

Ben onun emirlerine uymak zorundayım. - I have to obey his orders.

obey
riayet etmek

Yasalara riayet etmek görevimizdir. - It is our duty to obey the law.

obey
denileni yapmak
obey
{f} söz dinlemek
obey
tabi olmak
obey
{f} dinlemek
obey
{f} sadakât göstermek
الإنجليزية - الإنجليزية
obey
to do as one is told

    الواصلة

    to do as one I·s told

    التركية النطق

    tı du äz hwʌn îz tōld

    النطق

    /tə ˈdo͞o ˈaz ˈhwən əz ˈtōld/ /tə ˈduː ˈæz ˈhwʌn ɪz ˈtoʊld/
المفضلات