to cover or secure with tiles, to guard

listen to the pronunciation of to cover or secure with tiles, to guard
الإنجليزية - التركية

تعريف to cover or secure with tiles, to guard في الإنجليزية التركية القاموس.

tile
{i} fayans

Terasımızı yeniden döşemek istiyoruz ve bu nedenle dün bir çekiçle fayansları çıkardık. - We want to re-tile our terrace and therefore removed the tiles with a power hammer yesterday.

Bir elektrikli ısıtıcı banyo zemininin seramik fayanslarını ısıtır. - An electric heater warms up the ceramic tiles of the bathroom floor.

tile
{i} karo

Komşunun kedisi süt fincanını zemin karoları üzerine döktü. - The neighbor's cat spilled its cup of milk on the floor tiles.

tile
{i} kiremit

Mahjong kiremitleri çok güzeldir. - Mahjong tiles are very beautiful.

Çatıdan düşen kiremitler parçalandı. - The tiles that fell from the roof broke into pieces.

tile
karo mozaik
tile
karo fayans
tile
(Bilgisayar) yan yana koyma
tile
(Bilgisayar) döşeme

Terasımızı yeniden döşemek istiyoruz ve bu nedenle dün bir çekiçle fayansları çıkardık. - We want to re-tile our terrace and therefore removed the tiles with a power hammer yesterday.

tile
fayans kaplamak
tile
(İnşaat) yer karosu
tile
(fiil) kiremit kaplamak, fayans döşemek, tuğla döşemek (yer), mason locasında kapıda durmak
tile
gizli tutmak
tile
duvar cinisi
tile
{f} tuğla döşemek (yer)
tile
{f} 1. (damı) kiremitle kaplamak. 2
tile
(isim) kiremit, fayans, karo, çini, tuğla (yassı), kep, silindir şapka
tile
{f} kiremit kaplamak
tile
(Mukavele) seramik, fayans
tile
{f} fayans döşemek
tile
dili silindir şapka
tile
taş
الإنجليزية - الإنجليزية
{v} tile
to cover or secure with tiles, to guard
المفضلات