Akşam yemeği için dört farklı biçimde pişirilmiş kuzu etim vardı.
- For dinner, I had lamb cooked four different ways.
Bir havuç, bir pancar ve bir brokoliye ihtiyacımız var. Onlar çiğ olmalı, pişirilmiş değil.
- We need a carrot, a beet, and broccoli. They need to be raw, not cooked.
İki erkek çocuk yemeklerini kendi aralarında pişirdi.
- The two boys cooked their meal between them.
Anne henüz akşam yemeğini pişirmedi.
- Mother has not cooked dinner yet.
... prostheses his lab has cooked up. There's legs and feet, and hands and arms, and even ...
... they are buried, compacted, and cooked. ...