Hayatta birçok zorluklara katlanmak zorundasın.
- You have to endure a lot of hardships in life.
Fransız palavralarına katlanmak zordur.
- It's hard to endure the boastings of the French.
Göçmenler fiziksel ve ruhsal acıya dayandılar.
- The emigrants have endured physical and mental pain.
Mülteciler çölde 18 saatlik yürüyüşe dayandılar.
- The refugees endured the 18-hour walk across the desert.