to come into rest

listen to the pronunciation of to come into rest
الإنجليزية - التركية

تعريف to come into rest في الإنجليزية التركية القاموس.

land
{i} toprak

Toprak reformunu tartıştılar ama asla uygulayamadılar. - They debated land reform but never carried it out.

Yaklaşık olarak dünya yüzeyinin üçte biri topraktır. - About one third of the earth's surface is land.

land
{i} arsa

Tom'un tam Boston'un dışında bir sürü arsaya sahip. - Tom owns a lot of land just outside of Boston.

George arsa satın alırken kandırıldı. - George was tricked into buying the land.

land
yere inmek
land
land up eninde sonunda varmak
land
karaya

Ne zaman karaya çıkacağız? - When are we going to land?

Tom büyük bir alabalığı tutup karaya çıkardı. - Tom landed a big trout.

land
arazi, toprak
land
{i} ülke

Yerleşimciler ülkelerinden kovuldular. - Settlers were forced off their land.

Amerika bir göçmenler ülkesidir. - America is a land of immigrants.

land
{f} çakmak

Peyzaj çakmak taşı kadar soğuk ve keskin. - The landscape was cold and sharp as flint.

land
durmak
land
(Askeri) (S) SET, SETLER: Bir silahın namlusunda yivler arasında kalan yüksek kısımlar
land
inmek

Kartal yere inmek üzere. - The eagle is about to land.

Biz inmek için çaresizce bir yer arıyoruz. - We're looking desperately for a place to land.

land
vatan
land
karaya indirmek
land
kişisel arazi
land
(Ticaret) doğal kaynaklar
land
(Mühendislik) faz

Arazi çok fazlaya mal olmadı. - The land did not cost much.

Tom otuz yıldan daha fazla süredir o araziye sahip. - Tom has had that land for more than thirty years.

land
(Havacılık) iniş yapmak

Sami acil iniş yapmak zorunda kaldı. - Sami was forced to make an emergency landing.

land
(fiil) karaya çıkmak, yere inmek, düşmek, karaya ayak basmak, yenmek, kazanmak, indirmek, karaya çıkartmak, sokmak, çakmak, vurmak, yapmak
الإنجليزية - الإنجليزية
land
to come into rest

    الواصلة

    to come in·to rest

    التركية النطق

    tı kʌm întı rest

    النطق

    /tə ˈkəm əntə ˈrest/ /tə ˈkʌm ɪntə ˈrɛst/
المفضلات