الإنجليزية - التركية
تعريف to come before the public في الإنجليزية التركية القاموس.
- appear
- ispatı vücut etmek
- appear
- {f} gibi gelmek
- appear
- {f} in (oyunda/filmde) oynamak; on (televizyon/radyo
- appear
- peyda olmak
- appear
- {f} (gazete, dergi v.b.'nde) çıkmak
- appear
- türemek
- appear
- piyasaya çıkmak
- appear
- görün
The Network'ün kasım meselesinde görünen raporunun 70 kopyasını üretmek ve onları ajanlarımıza dağıtmak mümkün mü?
-Is it possible to reproduce 70 copies of your report which appeared in the November issue of The Network and distribute them to our agents?
Görünen o ki kız başarısız oldu.
-She failed to appear.
- appear
- s_h.görün+e.belir
- appear
- bulunmak
- appear
- gibi görünmek
- appear
- gözükmek
- appear
- izlenimini vermek
- appear
- var olmak
- appear
- gözük
Bu kaçınılmaz gibi gözüküyor.
-This appears to have been inevitable.
O hiç gözükmedi, bu onu huzursuz etti.
-He did not appear at all, which made her very uneasy.
- appear
- {f} ortaya çıkmak
- appear
- aşikâr olmak
- appear
- {f} belirmek, meydana çıkmak
- appear
- {f} gözükmek, görünmek
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف to come before the public في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- appear
A great writer appeared at that time.
to come before the public
الواصلة
to come be·fore the pub·licالتركية النطق
tı kʌm bîfôr dhi pʌblîkالنطق
/tə ˈkəm bəˈfôr ᴛʜē ˈpəblək/ /tə ˈkʌm bɪˈfɔːr ðiː ˈpʌblɪk/
Resimler
المفضلات