الإنجليزية - التركية
تعريف to come; to get في الإنجليزية التركية القاموس.
- become
- {f} haline gelmek
- become
- olmak
Arkadaşım olmak istiyorsan, öyleyse arkadaşımın arkadaşı da olursun.
-If you want to become my friend, then also become the friend of my friend.
Ünlü bir futbolcu olmak istiyorum.
-I would like to become a famous soccer player.
- become
- {f} leşmek
- become
- {f} yaraşmak
- become
- {f} laşmak
- become
- {f} yakışmak, yaraşmak: That tie becomes you. O kravat sana yakışıyor
- become
- {f} (be.came, be.come)
- become
- {f} güzel durmak
- become
- duruma gelmek
- become
- -laşmak
- become
- çok yakışmak
- become
- halini almak
- become
- başına gelmek
- become
- gitmek
Gelmememiz söylendiği zaman, gitmek için daha da istekli oluruz.
-When we are told not to come, we become all the more eager to go.
- become
- (of ile) -e olmak
- become
- ol
- become
- (fiil) olmak, laşmak, leşmek; haline gelmek, kesilmek, yaraşmak; güzel durmak, uymak yakışmak
- become
- (Sosyoloji, Toplumbilim) halini almak (del)
- become
- {f} uymak yakışmak
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف to come; to get في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- become