الإنجليزية - التركية
تعريف to challenge, dare, oubrave, despite في الإنجليزية التركية القاموس.
- defy
- (Fizik) Resmi bir kütüğün, bir hukuki işlemin düzeltilmesi
- defy
- dikelmek
- defy
- baş kaldırmak
- defy
- meydan okumak
- defy
- meydan oku
Hırs bizi güçlü yaptığı için biz düşmanlarımıza meydan okuruz!
-We defy our foes, for our passion makes us strong!
Ben bu sorunu çözmen için sana meydan okuyorum.
-I defy you to solve this problem.
- defy
- başkaldırmak
- defy
- kafa tutmak
- defy
- karşı gelmek
- defy
- {f} alnını karışlamak
- defy
- {f} küçümsemek
- defy
- x önle/kafa tut/başkaldır
- defy
- {f} gücünü aşmak
- defy
- {f} kışkırtmak
- defy
- {f} meydan okumak, karşı gelmek, karşı koymak
- defy
- {f} karşılaşmaya davet etmek
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف to challenge, dare, oubrave, despite في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- {v} defy
to challenge, dare, oubrave, despite
الواصلة
to challenge, dare, oubrave, de·spiteالنطق
Resimler
المفضلات