to cause to take on an electric charge

listen to the pronunciation of to cause to take on an electric charge
الإنجليزية - التركية

تعريف to cause to take on an electric charge في الإنجليزية التركية القاموس.

charge
{i} suçlama

Suçlama doğru değildi. - The charge was not true.

Ben tüm bu suçlamaları reddediyorum. - I deny all those charges.

charge
şarj

Arabamın bataryasını şarj etmek zorundayım. - I have to charge the battery of my car.

Telefonumu şarj etmem gerekiyor. - I need to charge my mobile.

charge
{f} kredi kartından almak
charge
{f} sorumlu tutmak
charge
doyurmak
charge
kondurmak
charge
iş vermek
charge
memuriyet
charge
(Ticaret) direktif
charge
(Kanun) ittiham
charge
(Otomotiv) batarya

Batarya tam olarak şarj oldu mu? - Is the battery fully charged?

Güneş panelleri gün boyunca bataryaları şarj eder. - The solar panels charge the batteries during the day.

charge
vergin
charge
saldırı

Tom şu anda ağırlaştırılmış saldırı suçuyla yüz yüze. - Tom currently faces charges of aggravated assault.

Tom birinci derecen saldırı ile suçlandı ve 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı. - Tom was charged with first degree assault and sentenced to 15 years in prison.

charge
{i} görev

Tom hâlâ resmî olarak görevde. - Tom is still officially in charge.

Patron beni görevlendirdi. - The boss put me in charge.

charge
(Askeri) Tank hücumu
charge
dolmak
charge
{i} iddia
charge
{f} uyarmak
charge
fiyat talep etmek
charge
doldurmak doyurmak
الإنجليزية - الإنجليزية
charge

Don't forget to charge the drill.

to cause to take on an electric charge

    الواصلة

    to cause to take on an e·lec·tric charge

    التركية النطق

    tı kôz tı teyk ôn ın îlektrîk çärc

    النطق

    /tə ˈkôz tə ˈtāk ˈôn ən əˈlektrək ˈʧärʤ/ /tə ˈkɔːz tə ˈteɪk ˈɔːn ən ɪˈlɛktrɪk ˈʧɑːrʤ/
المفضلات