to buy back as a closing transaction an option that was initially written

listen to the pronunciation of to buy back as a closing transaction an option that was initially written
الإنجليزية - التركية

تعريف to buy back as a closing transaction an option that was initially written في الإنجليزية التركية القاموس.

cover
{f} kaplamak

Bu halı bütün yeri kaplamak için yeterince büyük. - This carpet is big enough to cover the whole floor.

Duvarları kaplamak için eski gazetelere ihtiyacım var. - I need old newspapers to cover the walls.

cover
örtü

Kadınlar gerçekten oldukça tehlikeliler. Bu konuda ne kadar çok düşünürsem, o kadar çok yüz örtüsünün arkasındaki nedeni anlayabileceğim. - Women really are quite dangerous. The more I think about this, the more I'm able to understand the reasoning behind face covering.

Tom yeni aldığı masa örtüsüyle masayı örttü. - Tom covered the table with the new tablecloth he'd just bought.

cover
(Tekstil) 1. örtmek, kaplamak 2. muhafaza 3. kapak
cover
üzerini örtmek
cover
istila etmek
cover
üst kapak
cover
bastırmak
cover
silahla korumak
cover
zarf
cover
(yol) katetmek
cover
-e silah tutmak/doğrultmak
cover
(ayrıntıları/vb.) aktarmak
cover
karşılamak

O, masrafları karşılamak için yeterli paradır. - That's enough money to cover the expenses.

Onun kaybını karşılamak zorundayım. - I have to cover his loss.

cover
(Muzik) Düzenleme, aranjman: Belirli sesler, çalgılar veya topluluklar için yazılmış bir eserin, başka sesler, çalgılar veya topluluklar tarafından söylenip çalınabilmesi için o eserde yapılan değişiklik, aranjman
cover
cover crop toprağı muhafaza etmek için kışın ekilen ekin
cover
(Askeri) (AMERİKAN SAVUNMA KURULU) İSTİKAMETE BAK !: İstikamete bakılması için verilen emir veya komut. Ayrıca bakınız: "cover off". COVER (NATO, AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI): ÖRTME: Kara, hava veya deniz kuvvetleri tarafından, taarruz, savunma, bunlardan biri veya her ikisinin birden tehdidiyle yapılan koruma. COVER (NATO, AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI): ÖRTÜ: Bir bireyi, planı, harekatı, birliği veya tesisi düşman istihbarat çabalarından ve bilgi sızmasından korumak için alınması gereken önlemler. COVER (NATO, AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI): DİNLEME: Almaçla sürekli dinleme durumunda olmak. Bu esnada göndermeç kalibre edilmiş durumda bulundurulur ancak derhal kullanılmak üzere hazır olması gerekmez. COVER (NATO, AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI): ÖRTÜ: Tabii veya suni olarak yapılmış sığınak veya korunma yeri. COVER (NATO, AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI): ARAZİ FOTOĞRAFI: Belirli bir arazi parçasını gösteren fotoğraf veya diğer görüntü kayıtları. COVER (NATO, AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI): "BELİRTİLEN MEVKİYE GEÇ": "Avcıları kuvvet/üs ile temas noktası tayin edilen uzaklıkta tut" anlamına gelen bir kod. Ör. B mevkiine geç yirmi yedi ila otuz mil
cover
(isim) örtü; kapak, kap, kaplık, paket; zarf, kılıf; kuver; av yeri; sığınak, bahane
cover
{i} tic. karşılık
cover
{i} bahane
cover
{i} kapak; örtü
الإنجليزية - الإنجليزية
cover
to buy back as a closing transaction an option that was initially written

    الواصلة

    to buy back as a clos·ing trans·ac·tion an op·tion that was in·i·tial·ly writ·ten

    التركية النطق

    tı bay bäk äz ı klōzîng tränzäkşın ın ôpşın dhıt wız înîşıli rîtın

    النطق

    /tə ˈbī ˈbak ˈaz ə ˈklōzəɴɢ tranˈzaksʜən ən ˈôpsʜən ᴛʜət wəz əˈnəsʜəlē ˈrətən/ /tə ˈbaɪ ˈbæk ˈæz ə ˈkloʊzɪŋ trænˈzækʃən ən ˈɔːpʃən ðət wəz ɪˈnɪʃəliː ˈrɪtən/
المفضلات