الإنجليزية - التركية
تعريف to burst forth or eject with force في الإنجليزية التركية القاموس.
- erupt
- {f} patlamak
Mary patlamak üzere olan bir volkan gibi görünüyordu.
-Mary looked like a volcano about to erupt.
Tom patlamak üzere olan bir volkan gibi görünüyordu.
-Tom looked like a volcano about to erupt.
- erupt
- {f} (yanardağ) püskürmek
- erupt
- {f} çıkagelmek
- erupt
- (Tıp) erüpt
- erupt
- püskürmek (volkan)
- erupt
- püskürmen
- erupt
- püskürmek (yanardağ)
- erupt
- püskürmek
- erupt
- (yanardağ) patlamak
- erupt
- patlak vermek
- erupt
- oluşmak
- erupt
- patla
İnsanlar patlamalarda ağır kayıplara maruz kaldılar.
-People suffered heavy losses in the eruptions.
1918 yılında, pirinç fiyatından kaynaklanan ayaklanmalar tüm dünyada patlak verdi.
-In 1918, revolts due to the price of rice erupted all around the country.
- erupt
- {f} çıkmak
- erupt
- {f} fışkırmak
- erupt
- püskür
Püskürme sonucu en az 31 kişi öldü.
-At least 31 people have been killed by the eruption.
Püskürme azalıyor gibi görünüyor.
-The eruption seems to be waning.
- erupt
- patlayıp çıkmak
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف to burst forth or eject with force في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- {v} erupt
to burst forth or eject with force
الواصلة
to burst Forth or e·ject with forceالتركية النطق
tı bırst fôrth ır îcekt wîdh fôrsالنطق
/tə ˈbərst ˈfôrᴛʜ ər əˈʤekt wəᴛʜ ˈfôrs/ /tə ˈbɜrst ˈfɔːrθ ɜr ɪˈʤɛkt wɪð ˈfɔːrs/
Resimler
المفضلات