to become larger; to swell; said of a boil, tumor, and the like

listen to the pronunciation of to become larger; to swell; said of a boil, tumor, and the like
الإنجليزية - التركية

تعريف to become larger; to swell; said of a boil, tumor, and the like في الإنجليزية التركية القاموس.

rise
{f} doğmak
rise
{f} doğmak (güneş)
rise
{f} ayağa kalkmak
rise
{i} yükseklik
rise
{i} doğuş (güneş)
rise
neşet
rise
ilerlemek
rise
ilerl
rise
{i} yükselme

Fiyatlar yükselmeye devam ediyor. - Prices will continue to rise.

Ben, kalbim heyecanla atarken perdenin yükselmesini bekledim. - I waited for the curtain to rise with my heart beating in excitement.

rise
{f} havalanmak
rise
şişmek
rise
yataktan kalkmak
rise
ağmak
rise
zuhur etmek
rise
çoğalma
rise
{f} yükseltmek
rise
kalkmak

Erken yatmak, erken kalkmak bir insanı sağlıklı, zengin ve akıllı yapar. - Early to bed, early to rise makes a man healthy, wealthy and wise.

Erken yatıp ve erken kalkmak, bir adamı sağlıklı, varlıklı ve bilge yapar. - Early to bed and early to rise, makes a man healthy, wealthy and wise.

rise
{f} kalkmak, ayağa kalkmak: The students
rise
(İnşaat) yükselmek, yükseliş
الإنجليزية - الإنجليزية
rise
to become larger; to swell; said of a boil, tumor, and the like
المفضلات