O her hafta annesine yazmaktan geri kalmaz.
- He never fails to write to his mother every week.
O, onun makaleyi yazmak için kullandığı bilgisayardır.
- That's the computer he used to write the article.
Yazı yazmak için bana biraz kağıt verin.
- Give me some paper to write on.
Mary yazı yazmak istedi.
- Mary wanted to write.
Visual Basic ile programlar yazabiliyorum.
- I can write programs in Visual Basic.
Lütfen bir dolmakalem ile yaz.
- Please write with a pen.
Ann, şiir yazmayı sever.
- Ann likes to write poems.
O her hafta annesine yazmaktan geri kalmaz.
- He never fails to write to his mother every week.
Judy'ye bir mektup yazmak niyetindeyim.
- I intend to write a letter to Judy.
Mektup yazmak zorunda mıyım?
- Do I have to write a letter?
My uncle writes newspaper articles for The Herald.