to be separated to a distance

listen to the pronunciation of to be separated to a distance
الإنجليزية - التركية

تعريف to be separated to a distance في الإنجليزية التركية القاموس.

space
{i} aralık
space
{i} uzay

Uzay gizemlerle doludur. - Space is full of mysteries.

Geometri uzay bilimi ise, zaman bilimi nedir? - If geometry is the science of space, what is the science of time?

space
{i} ara

Satırlar arasında bir boşluk bırak. - Leave a space between the lines.

Uzay ve zaman arasında. - Between space and time.

space
aralamak
space
mahal
to be separated
ayrılmak

Biz ayrılmak istemiyoruz. - We don't want to be separated.

space
süre

Hava atomları ve molekülleri sürekli egzosferden uzaya kaçmaktadır. - Air atoms and molecules are constantly escaping to space from the exosphere.

Dr. Valeri 8 ocak 1994 ten Mart 1995 e kadar uzayda kalan bir Rus kozmonottur. Uzayda en uzun süre kalma rekorunu elinde bulunduruyor. - Dr. Valeri Polyakov, a Russian cosmonaut, was in space from January 8, 1994 to March 1995. He holds the record for the longest continuous stay in space.

space
aralıklara bölmek
space
espas
space
müddet
to be separated
ayrı olmak
space
atlama

Yer yokluğu yüzünden bu sorunu atlamak zorunda kaldım. - I had to leave out this problem for lack of space.

space
(İnşaat) yer,uzay,aralık
space
(Tıp) Ara, aralık, mesafe, boşluk, spatium
space
{f} aralık bırakmak
space
aralık koymak
space
{f} boşluk bırakmak
space
ara ver/aralıklı diz
space
{f} aralıklı dizmek
space
{i} mesafe: in the space of ten miles on millik
space
(fiil) ara vermek, boşluk bırakmak, aralık bırakmak, espas koymak, aralıklı dizmek
space
boşluk,v.boşluk bırak: n.boşluk
الإنجليزية - الإنجليزية
space

The cities are evenly spaced.

to be separated to a distance

    الواصلة

    to be sep·a·ra·ted to a dis·tance

    التركية النطق

    tı bi sepıreytıd tı ı dîstıns

    النطق

    /tə bē ˈsepərˌātəd tə ə ˈdəstəns/ /tə biː ˈsɛpɜrˌeɪtəd tə ə ˈdɪstəns/
المفضلات