to be proud of, rate too high, boast

listen to the pronunciation of to be proud of, rate too high, boast
الإنجليزية - التركية

تعريف to be proud of, rate too high, boast في الإنجليزية التركية القاموس.

pride
gurur

Hey, hiç param olmayabilir ama benim hâlâ bir gururum var. - Hey, I may have no money, but I still have my pride.

O, lisesi ile gurur duyuyor. - She takes pride in her high school.

pride
{i} kibir

O gururlu ve kibirli. - He's prideful and arrogant.

Yedi ölümcül günah şunlardır: kibir, kıskançlık, açgözlülük, öfke, şehvet düşkünlüğü, oburluk ve tembellik. - The seven deadly sins are: pride, envy, greed, anger, lust, gluttony and sloth.

pride
tüylerini kabartmak (kuş)
pride
övünmek
pride
onur
pride
(on ile) övünmek
pride
özsaygı
pride
iftihar
pride
övünme
pride
{f} gurur duy

Birçok anne-baba çocuklarıyla gurur duyuyor. - Many parents take pride in their children.

Yemek pişirme yeteneğiyle ilgili kendisiyle gurur duyar. - She prides herself on her skill in cooking.

pride
övünç
pride
{i} kıvanç
pride
saltanat
pride
pride of place en yüksek mevki
pride
{i} tafra
pride
{i} gösteriş
pride
{i} haysiyet
pride
{i} kibirlilik
pride
{i} övünç kaynağı
الإنجليزية - الإنجليزية
{v} pride