to be moved or strained out of a straight line; to crook or be curving; to bow

listen to the pronunciation of to be moved or strained out of a straight line; to crook or be curving; to bow
الإنجليزية - التركية

تعريف to be moved or strained out of a straight line; to crook or be curving; to bow في الإنجليزية التركية القاموس.

bend
{i} bükme

Ellerimin avuç içlerini dizlerimi bükmeden yere değdirebilirim. - I can place the palms of my hands on the floor without bending my knees.

bend
{f} eğmek
bend
kanırmak
bend
eğri
bend
kavis
bend
(Jeoloji) büklüm
bend
(Mimarlık) aylama
bend
dönemeç
bend
bükmek
bend
bükülmek
bend
eğilmek
bend
çevirmek
bend
{i} kıvrım
bend
bağlamak
bend
{f} kıvırmak
bend
{i} dönemeç, viraj. 4
bend
on bended knee yalvararak
bend
{f} den. bağlamak
bend
kuvvetini bir tarafa yöneltmek bend to veya towards aklı yatmak
الإنجليزية - الإنجليزية
bend