Buraya gelmek için beni neyin motive ettiğini bilmiyorum.
- I don't know what motivated me to come here.
Tom oldukça motiveydi.
- Tom was quite motivated.
Tom harekete geçirilmiş gibi görünüyor.
- Tom seems to be motivated.
Tom bunu yapmak için harekete geçirilmiş olduğumu biliyordu.
- Tom knew that I was motivated to do that.
... And we've just got to get our kids more motivated and ...
... to get motivated by being surrounded by people ...