تعريف to be caught في الإنجليزية التركية القاموس.
- yakalanmak
Yakalanmak istemedim.
- I didn't want to be caught.
Yakalanmak istemiyorum.
- I don't want to be caught.
- ele geçmek
- yakayı ele vermek
- caught
- yakala
Bill çok erken kalktı ve ilk treni yakaladı.
- Bill got up so early that he caught the first train.
Eğer onu kolundan yakalamasaydı, göletin içine düşmüş olacaktı.
- She would have fallen into the pond if he had not caught her by the arm.
- caught
- catch başla/tak/yakala
- caught
- f., bak. catch
- caught
- yakalanmış
Eve dönerken yağmura yakalanmıştım.
- I was caught in the rain on my way home.
Eve dönerken yağmura yakalanmıştım.
- I was caught in a shower on my way home.
- caught
- ele geçmek
- be caught
- ele geçmek
- be caught
- yakalanmak
Yakalanmak istemiyorum.
- I don't want to be caught.
Tom yakalanmak istemiyor.
- Tom doesn't want to be caught.
- caught
- yakayı ele vermek
- caught
- avlanmak
- caught
- yakalanmak
Hırsız yakalanmaktan nasıl kaçınabildi?
- How did the thief manage to avoid being caught?
Tom yakalanmaktan kaçınmaya çalıştı.
- Tom tried to avoid getting caught.
- caught
- yakalamış
- caught
- yakalandı
