Bütün yolu sadece onun evden uzakta olduğunu anlamak için yürüdüm.
- I went all the way to see her only to find her away from home.
Her gün bir elma, doktoru uzak tutar.
- An apple a day keeps the doctor away.
Uzağa gitsen bile, telefon üzerinden birbirimizle temas kurmaya devam edelim.
- Even if you go far away, let's keep in touch with each other over the phone.
Yağmur, yağmur, uzağa git. Başka bir gün yine gel.
- Rain, rain, go away. Come again another day.
O, otelden çok uzakta değildir.
- It is not far away from the hotel.
O uzakta tatilde olamaz.
- She can't be away on holiday.
Biz yokken eve hırsız girmiş.
- A thief broke into the house while we were away.
Derhal yatmaya gitsen iyi olur, yoksa soğuk algınlığın daha da kötüleşir.
- You had better go to bed right away, or your cold will get worse.
Kuşlar dört bir yana uçuştu.
- The birds flew away in all directions.
Tom oradan uzak kalmamı söyledi.
- Tom told me to stay away from there.
Sonra küçük Gerda, onun göğsüne dökülen, oradan kalbine nüfuz edip, buz kalıbını eriten ve orada saplanmış olan küçük cam parçasını alıp götüren sıcacık gözyaşlarını döktü.
- Then little Gerda wept hot tears, which fell on his breast, and penetrated into his heart, and thawed the lump of ice, and washed away the little piece of glass which had stuck there.
Uzak bir yere gidelim.
- Let's go somewhere far away.
Tom'un güvenli bir yere gizlenmiş biraz parası var.
- Tom has some money stashed away.
O buradan hemen ayrıldı.
- She left here right away.
Lütfen buradan uzaklaş ve canımı sıkmayı bırak.
- Please go away and stop annoying me.
Başka yerde o kadar uzun kalmamalıydım.
- I shouldn't have stayed away so long.
İşten şimdi uzaklaşamam.
- I can't get away from work now.
Bunu şimdi yapmak zorundayız.
- We have to do this right away.
O dışarıdayken hırsız onun mücevherleriyle kaçtı.
- While she was out the thief got away with her jewels.
O şimdi öğle yemeğinde dışarıda olacak, bu yüzden hemen aramamız bir işe yaramaz.
- He'll be out at lunch now, so there's no point phoning straight away.
Her iki görüşün avantajları ve dezavantajları vardır bu yüzden hangisini destekleyeceğime hemen karar vermeyeceğim.
- There are merits and demerits to both your opinions so I'm not going to decide right away which to support.
Hemen doktoru arayın.
- Call the doctor right away.
Tüm öğleden sonra durmadan uyudum.
- I slept the whole afternoon away.
The master is away from home.
Anchors away!.
Go away!.
While De Anza was exploring the Bay of San Francisco, seeking a site for the presidio, the American colonists on the eastern seaboard, three thousand miles away, were celebrating the signing of the Declaration of Independence.
... HE COULD BE 3' OR 4' AWAY BY NOW. ...
... election 14 months away and it's tempting to say that we're not ...