to attempt to find or get hold of an object by searching among other objects

listen to the pronunciation of to attempt to find or get hold of an object by searching among other objects
الإنجليزية - التركية

تعريف to attempt to find or get hold of an object by searching among other objects في الإنجليزية التركية القاموس.

fish
balık

Lütfen, balık ve eti dondurunuz. - Please freeze the fish and meat.

Gölde çok sayıda balık var. - There are a lot of fish in the pond.

fish
{f} avlamak

Ruhsatsız balık avlamaktan ceza yedim. - I was fined for fishing without a license.

Balık avlamak için göllere gidiyor musun? - Do you go fishing on the lakes?

fish
(deyim) derya kuzusu
fish
(Hayvan Bilim, Zooloji) balıklar

Balıklar bugün ısırmıyorlar. - The fish aren't biting today.

O, balıklar hakkında o kadar şeyi nasıl öğrendi? - How did she get to know so much about fish?

fish
balık tutmak

Güzel bir gün ve canım balık tutmak istiyor. - It is a fine day and I feel like going fishing.

Burada balık tutmak yasak. - Fishing is not allowed here.

fish
{f} balık avla

Bazı oğlanlar balık avlar, diğerleri ise yüzer. - Some of the boys are fishing and the others are swimming.

Balık avlamak için göllere gidiyor musun? - Do you go fishing on the lakes?

fish
içinde balık avlamak
fish
seren berkitmek
fish
balıkbal
fish
up veya out ile arayıp
fish
{f} balık tutmak, balık avlamak
fish
{f} denizden çıkarmak
fish
{f} tutmak

Güzel bir gün ve canım balık tutmak istiyor. - It is a fine day and I feel like going fishing.

Bu kulübün bir üyesi kalmak istiyorsanız balık tutmak ya da yem kesmek zorundasınız. - If you want to stay a member of this club, you have to fish or cut bait.

fish
ağız aramak
fish
for ile aramak
fish
(isim) balık
fish
{i} (çoğ. fish, değişik türler için fish.es) balık
fish
(fiil) tutmak, avlamak, denizden çıkarmak, bulup çıkarmak, balığa çıkmak, araştırmak
fish
{f} araştırmak
fish
{f} balığa çıkmak

Tom babasıyla balığa çıkmaktan hiç keyif almadı. - Tom never enjoyed fishing with his father.

Tek istediğim balığa çıkmak. - All I want to do is go fishing.

الإنجليزية - الإنجليزية
fish

He was fishing for the keys in his pocket.

to attempt to find or get hold of an object by searching among other objects

    الواصلة

    to at·tempt to find or get hold of an ob·ject by search·ing a·mong oth·er objects

    التركية النطق

    tı ıtempt tı faynd ır get hōld ıv ın ıbcekt bay sırçîng ımʌng ʌdhır ıbceks

    النطق

    /tə əˈtempt tə ˈfīnd ər ˈget ˈhōld əv ən əbˈʤekt ˈbī ˈsərʧəɴɢ əˈməɴɢ ˈəᴛʜər əbˈʤeks/ /tə əˈtɛmpt tə ˈfaɪnd ɜr ˈɡɛt ˈhoʊld əv ən əbˈʤɛkt ˈbaɪ ˈsɜrʧɪŋ əˈmʌŋ ˈʌðɜr əbˈʤɛks/
المفضلات