Niyetimiz ona saldırmak değildi.
- We didn't intend to attack him.
Onlar saldırmak niyetindeler.
- They intend to attack.
Tom panik atak geçirdi.
- Tom had a panic attack.
Tom bir panik atak geçiriyor.
- Tom is having a panic attack.
Düşman saldırısı şafakta sona erdi.
- The enemy attack ended at dawn.
Düşman saldırısı şafakta sona erdi.
- The enemy attack ceased at dawn.
Alman kuvvetleri, Amiens, Fransa yakınlarında İngiliz askerlere hücum etti.
- German forces attacked British soldiers near Amiens, France.
Tom bir kalp krizi geçirdi.
- Tom has had a heart attack.
O Pablo ile evleneceğini açıkça ilan ettiğinde, neredeyse büyük annesine kalp krizi geçirtecekti , halasının gözlerini yuvasından fırlattıracaktı fakat küçük kız kardeşi gururla baktı.
- When he openly declared he would marry Pablo, he almost gave his grandmother a heart attack and made his aunt's eyes burst out of their sockets; however, his little sister beamed with pride.
Verdun Savaşında,Fransız güçleri bir Alman saldırısını durdurdu.
- At the Battle of Verdun, French forces stopped a German attack.
Biz düşmanın nereden saldıracağını önceden tahmin ettik.
- We anticipated where the enemy would attack.
Düşmana karşı şiddetli bir taarruza geçtiler.
- They began with a strong attack against the enemy.
Verdun Savaşında,Fransız güçleri bir Alman saldırısını durdurdu.
- At the Battle of Verdun, French forces stopped a German attack.
As I backed away, he came at me with a knife.
Two youths set about him.
... say, “We feel like we're under attack from our own government.†I want to make ...
... if I don't know why we need to invade Iraq a simple drone attack on University ...