Adam parayı almadığını iddia etti.
- The man claimed he didn't take the money.
Tom zengin bir aileden geldiğini iddia etti.
- Tom claimed that he came from a rich family.
Tom Mary hakkında hiçbir şey bilmediğini iddia ediyor.
- Tom claims he knows nothing about Mary.
Tom onun hakkında bir şey bilmediğini iddia ediyor.
- Tom claims that he knows nothing about that.
Bazıları tam vücut tarayıcılarının dördüncü yasa değişikliğini ihlal ettiğini iddia etmektedir.
- Some claim that full-body scanners violate the Fourth Amendment.
Maury Povich'e gelen insanlar genellikle sevgililerinin onları aldattıkları ile ilgili önemli iddialarda bulunmaktadırlar.
- The people who come on the Maury Povich show often make pretentious claims about their lovers cheating on them.
Bir şüphelinin suçlu olduğunu ispatlamak için mahkemedeki savcılar iddialarını kanıtlamak zorundadır.
- Prosecutors in court have to substantiate their claims in order to prove a suspect is guilty.