التركية - الإنجليزية
تعريف tiryakisi في التركية الإنجليزية القاموس.
- addicted
- Being physically or psychologically dependent on something
She became more addicted to crack than she had ever been to heroin.
- Simple past tense and past participle of addict
- {a} given up to, devoted, fond of
- Someone who is addicted to a harmful drug cannot stop taking it. Many of the women are addicted to heroin and cocaine = hooked
- compulsively or physiologically dependent on something habit-forming; "she is addicted to chocolate"; "addicted to cocain
- past of addict
- {s} devoted to a certain habit, dependent upon
- If you say that someone is addicted to something, you mean that they like it very much and want to spend as much time doing it as possible. She had become addicted to golf
- tiryakisi olmak
- to be addicted to
- tiryakisi olmak
- to be addicted (to sth)
- tiryaki
- addicted
- tiryaki
- {s} inveterate
- sigara tiryakisi
- cigarette addict
- tiryaki
- addict
- tiryaki
- {s} confirmed
- dudak tiryakisi
- chain smoker who does not inhale
- sigara tiryakisi
- chain smoker
The suspect had a nervous disposition, was a chain smoker and had bitten his nails down to the quick.
-Şüphelinin sinirli bir yaradılışı vardı, bir sigara tiryakisiydi ve sapına kadar tırnaklarını yemişti.
Tom is a chain smoker.
-Tom bir sigara tiryakisi.
- sigara tiryakisi
- smoke consumer
- sigara tiryakisi
- smoker
I have never been a smoker.
-Ben hiç sigara tiryakisi olmadım.
My father is a heavy smoker.
-Benim babam ağır sigara tiryakisi.
- tiryaki
- addicted, inveterate; addict
- tiryaki
- fiend
- çay tiryakisi
- tea drinker
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف tiryakisi في التركية التركية القاموس.
- tiryaki
- Afyon, tütün, kahve, çay gibi keyif veren maddelere alışmış olan (kimse): "Tiryaki değildi ama, aklına estikçe içiyordu."- Ç. Altan
- tiryaki
- Afyon, tütün, kahve, çay gibi keyif veren maddelere alışmış olan (kimse)
- tiryaki
- Bir şeye çok alışmış, vazgeçemeyen: "Belki de habire yenilmekte olduğu için zaten öfkesi burnunda bir altmış altı tiryakisi."- H. Taner
- tiryaki
- Bir şeye çok alışmış, vazgeçemeyen
- TİRYAKİ
- (Osmanlı Dönemi) Keyif verici şeyler kullanmağa alışık olan
- tiryaki
- Yaşlı ve afyon içmeye alışmış kimse
- tiryaki
- Karagöz oyununda yaşlı ve afyon içmeye alışmış kimse
- tiryâkî
- (Osmanlı Dönemi) alışmış; tutkun
- TİRYAKİ
- (Osmanlı Dönemi) Mc: Huysuz, aksi, titiz
- TİRYAKİ
- (Osmanlı Dönemi) Afyon kullanmağa alışmış, afyonkeş
- dudak tiryakisi
- İçtiği sigaranın dumanını içine çekmeksizin dışarı üfleyen tiryaki
- sigara tiryakisi
- Sigaraya aşırı düşkün olan kimse