timorous, fearful, destitute of courage

listen to the pronunciation of timorous, fearful, destitute of courage
الإنجليزية - التركية

تعريف timorous, fearful, destitute of courage في الإنجليزية التركية القاموس.

timid
ürkek

Tom oldukça ürkek, değil mi? - Tom is quite timid, isn't he?

Onun böyle ürkek olduğunu düşünmemiştim. - I did not think he was so timid.

timid
çekingen

Bob çok çekingendir ve kızlarla sohbet ederken kızarır. - Bob is very timid and blushes when chatting with girls.

Bayan Pate yüz kişinin önünde bir konuşma yapma hakkında çekingen hissetti. - Miss Pate felt timid about making a speech before a hundred people.

timid
{s} cesaretsiz
timid
{s} utangaç
timid
tavşan yürekli
timid
mahcup
timid
korkak

Tom oldukça korkak, değil mi? - Tom is quite timid, isn't he?

timid
yüreksiz
timid
{s} tutuk
timid
{s} mahçup
timid
{s} çıtkırıldım
timid
{s} sıkılgan
timid
{s} sakınan
الإنجليزية - الإنجليزية
{a} timid
timorous, fearful, destitute of courage
المفضلات