الإنجليزية - التركية
تعريف thunder and lightning with outbreaks of rain, hail, etc في الإنجليزية التركية القاموس.
- thunderstorm
- {i} gök gürültülü fırtına
Gök gürültülü fırtınaları sever misin?
-Do you like thunderstorms?
Siyah bulutlar gelen gök gürültülü fırtınayı bildirdi.
-Black clouds announced the coming thunderstorm.
- thunderstorm
- (Çevre) yıldırımlı fırtına
- thunderstorm
- gökgürültülü
Gökgürültülü fırtınalardan gerçekten korkarım.
-I'm really scared of thunderstorms.
- thunderstorm
- boran
- thunderstorm
- fırtına
Fırtına bir sürü yıldırım üretti.
-The thunderstorm produced a lot of lightning.
Gök gürültülü fırtınaları sever misin?
-Do you like thunderstorms?
- thunder and lightning
- gök gürültüsü ve şimşek
- thunderstorm
- {i} sağanak
Sağanak dün posta dağıtımını geciktirdi.
-The thunderstorm yesterday delayed the delivery of the mail.
Sağanak yağmur nedeniyle maç durduruldu.
-The match was stopped due to a thunderstorm.
- thunderstorm
- {i} gök gürültülü sağanak
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف thunder and lightning with outbreaks of rain, hail, etc في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- thunderstorm
- thunder and lightning
- sound and light during a heavy storm
المصطلحات ذات الصلة
thunder and lightning with outbreaks of rain, hail, etc
الواصلة
thun·der and light·ning with outbreaks of rain, hail, etcالنطق
Resimler
المفضلات