Mahkûm cezaevi duvarının altında bir delik açtı.
- The prisoner dug a hole under the prison wall.
Polis seni hapishaneye koyacak.
- The police will put you in prison.
Hapishane gardiyanının bir kadın olduğunu görmek çoğu insanı şaşırtır.
- It surprises most people to find out that the prison warden is a woman.
Tom on yıl önce cezaevinde öldü.
- Tom died in prison ten years ago.
Cezaevi suçluları islah eder mi?
- Does prison reform criminals?
Ben bir ağacın altına sığınmak zorunda kaldım.
- I had to take shelter under a tree.
Onlar yağmurdan sığınmak için bir yer aradı.
- They looked for a place to take shelter from the rain.
Sığınma için acil bir ihtiyaç vardır.
- There is an urgent need for shelter.
Ben bir ağacın altına sığınmak zorunda kaldım.
- I had to take shelter under a tree.
Hapishaneden çıkmanı bekledim.
- I waited for you to get out of prison.
Polis seni hapishaneye koyacak.
- The police will put you in prison.
Evsiz, serin sağanaktan korunmak için sığınak aradı.
- The homeless sought shelter from the chilly shower.
Tom yağmurdan korunmak için sığınak aradı.
- Tom sought shelter from the rain.
Tom korunaklı bir hayat yaşıyor.
- Tom lives a sheltered life.
Tom çok korunaklı bir yetiştirmeye sahipti.
- Tom had a very sheltered upbringing.