Bu süreçte biz özne miyiz, yoksa nesne miyiz?
- Are we subjects or objects in this process?
Onun yazısı çok özneldir.
- His writing is very subjective.
Matematik iyi bir konudur.
- Mathematics is a good subject.
Ben, dikkatimi konuya yoğunlaştırdım.
- I concentrated my attention on the subject.
İngilizce en sevdiğim ders oldu.
- English has become my favorite subject.
Matematik onun en iyi dersidir.
- Mathematics is his best subject.
Tarih onun ana branşı değil.
- History is not his major subject.
Esas branş olarak hangi konuyu seçtin?
- What subject do you major in?
İngilizce bir SVO dilidir, çünkü özne önce gelir, ardından fiil ve daha sonra nesne gelir.
- English is an SVO language because the subject comes first, followed by the verb and then the object.
İngilizcede normal cümle yapısı özne - yüklem - nesne /tümleçtir.
- In English, the usual sentence structure is Subject - Verb - Object/Complement.
Her şey tabiat kanunlarına tabidir.
- Everything is subject to the laws of nature.
İthalat malları yüksek vergilere tabidir.
- Import goods are subject to high taxes.
Jack çamı kozalakları, örneğin, büyük bir ısıya maruz kalıncaya kadar tohumlarını bırakmak için kolayca açılmazlar.
- The cones of the jack pine, for example, do not readily open to release their seeds until they have been subjected to great heat.
Ağır eleştiriye maruz kaldı.
- He was subjected to severe criticism.
Kral, vatandaşları üzerinde hüküm sürer.
- The king rules over his subjects.
The Roman Empire ruled many subject territories.
Her favorite subject is physics.
... Lastly, on the subject of economic opportunity, ...
... bring in a different subject here. Mr. President, I'll be right back with you. ...