Televizyondan gelen en küçük bir ses bile konsantrasyonumu bozuyor.
- Even a small sound from the TV interferes with my concentration.
Tablet içinde, askorbik asid konsantrasyonu çok düşüktür.
- The concentration of ascorbic acid in the tablet is very low.
Tom'un büyükbabası bir toplama kampı kurtulanıydı.
- Tom's grandfather was a concentration camp survivor.
Yahudiler toplama kamplarına ilk ne zaman gönderilmişlerdi?
- When were Jews first sent to the concentration camps?