the result or output of a scan

listen to the pronunciation of the result or output of a scan
الإنجليزية - التركية

تعريف the result or output of a scan في الإنجليزية التركية القاموس.

scan
{f} taramak
scan
(Ticaret) gözden geçirme
scan
göz gezdirmek
scan
{f} incelemek
scan
dizeleri duraklara ayırmak
scan
{f} tara

Bu havaalanında tam vücut tarayıcıları vardır. - There are full body scanners at this airport.

Aile fotoğraflarımızı oğluma taratır taratmaz, onlardan bazılarını web sitemize yükleyeceğim. - As soon as I can get my son to scan our family photos, I'll upload some of them to our website.

scan
üstünkörü bakmak
scan
(fiil) görüntülemek, ekranda görüntülemek, bakmak, göz atmak, taramak, incelemek, vezin ile okumak, vezin analizi yapmak
scan
alelacele gözden geçirmek
scan
{f} ekranda görüntülemek
scan
{i} elektronik âletle tarama
scan
{f} vezin ile okumak
scan
(An Image) Taramak (Bir Görüntü)
scan
(Askeri) (ABD SAVUNMA BAKANLIÐI) TARAMA: 1. Bir hava önlemesinde "belirtilen kısmı araştırıp, herhangi bir teması rapor ediniz" anlamında bir terim. 2. Radyasyon hüzmesinin periyodik olarak takip ettiği bir bağlantı
scan
(Tıp) İncelenen organ veya dokuda dağılan radyoaktif izotopun çıkardığı gamma ışınlarından oluşan görüntü (Küçük taneciklerin oluşturduğu mozaik manzarasında örülür)
scan
(Askeri) (ELINT) TARAMA (ELEKTRONİK İSTİHBARAT): Hedef arayan bir elektronik ışının uzaya doğru hareketi. Tarama, antenin hareketi veya lob anahtarlama ile yapılır
scan
{f} görüntülemek
scan
şiirin kurallarına uymak
scan
(isim) elektronik âletle tarama
scan
{f} inceden inceye gözden geçirmek; taramak
الإنجليزية - الإنجليزية
scan
the result or output of a scan

    الواصلة

    the re·sult or out·put of a Scan

    التركية النطق

    dhi rizʌlt ır autpût ıv ı skän

    النطق

    /ᴛʜē rēˈzəlt ər ˈoutˌpo͝ot əv ə ˈskan/ /ðiː riːˈzʌlt ɜr ˈaʊtˌpʊt əv ə ˈskæn/
المفضلات