the person lawfully in command of a ship or other vessel

listen to the pronunciation of the person lawfully in command of a ship or other vessel
الإنجليزية - التركية

تعريف the person lawfully in command of a ship or other vessel في الإنجليزية التركية القاموس.

captain
yüzbaşı

Tom'un yüzbaşı rütbesi vardır. - Tom has the rank of captain.

Onlar beni yüzbaşı yaptı. - They made me captain.

captain
kaptan

Ben yeni takımın kaptanı değilim. - I am not the captain of the new team.

Senin ve benim aramda, yeni takım kaptanımızı sevmiyorum. - Between you and me, I don't like our new team captain.

captain
bölük komutanı
captain
kaptanlık yapmak
captain
yönetmek
captain
kumanda etmek
captain
takım başı
captain
kaptanlık etmek
captain
(Denizcilik) DENİZ ALBAYı: A. B. D. Deniz Kuvvetleri'nde rütbesi yarbaydan (commander) yukarı ve tuğamiralden (comondore) aşağı olan subay
captain
suvari
captain
(isim) kaptan, lider, şef, önder, yüzbaşı, başkomiser, ustabaşı, postabaşı
captain
{i} önder
captain
captaincy kaptanlık
captain
yönet
captain
{i} postabaşı
captain
{i} kaptan, reis
captain
{i} deniz albayı, yüzbaşı
captain
yüzbaşı/kaptan
الإنجليزية - الإنجليزية
captain

The captain is the last man to leave a sinking ship.

the person lawfully in command of a ship or other vessel

    الواصلة

    the per·son law·ful·ly in com·mand of a ship or oth·er ves·sel

    التركية النطق

    dhi pırsın lôfıli în kımänd ıv ı şîp ır ʌdhır vesıl

    النطق

    /ᴛʜē ˈpərsən ˈlôfəlē ən kəˈmand əv ə ˈsʜəp ər ˈəᴛʜər ˈvesəl/ /ðiː ˈpɜrsən ˈlɔːfəliː ɪn kəˈmænd əv ə ˈʃɪp ɜr ˈʌðɜr ˈvɛsəl/
المفضلات