the parts of alaska accessible only by boat or aircraft

listen to the pronunciation of the parts of alaska accessible only by boat or aircraft
الإنجليزية - التركية

تعريف the parts of alaska accessible only by boat or aircraft في الإنجليزية التركية القاموس.

bush
{i} çalı

Eldeki serçe çalılıktaki keklikten iyidir. - A bird in the hand is worth two in the bush.

Bush çalışkan bir ekip kurdu. - Bush put together a hard-working team.

bush
bağa
bush
mil yatağı
bush
(Argo) kırsal
bush
(the ile) (özellikle Afrika ve Avustralya'da) vahşi bölge
bush
{i} gür saç
bush
çalı ile örtmek
bush
çalıdan yapılmış tarakla taramak
bush
{i} çalılık arazi
bush
{i} çalıya benzer şey
bush
{i} zıvana
bush
(Tekstil) yuva kovan
bush
çalıya benzer şey çalılık arazi
bush
çalılık

Yüzlerce polis ve gönüllü yoğun çalılık alanda üç yaşındaki kayıp çocuğu arıyor. - Hundreds of police and volunteers are searching thick bushland for a missing three-year-old boy.

Tom Mary'nin çalılıklarda saklandığını fark etmedi. - Tom didn't notice Mary hiding in the bushes.

bush
vahşi bölge/çalı/çalılık
bush
(isim) çalı, çalılık arazi, çalıya benzer şey, gür saç, burç [müh.], zıvana
bush
beat about the bush sadede gelmemek
الإنجليزية - الإنجليزية
bush
the parts of alaska accessible only by boat or aircraft

    الواصلة

    the parts of A·las·ka ac·ces·si·ble on·ly by boat or air·craft

    التركية النطق

    dhi pärts ıv ıläskı äksesıbıl ōnli bay bōt ır erkräft

    النطق

    /ᴛʜē ˈpärts əv əˈlaskə akˈsesəbəl ˈōnlē ˈbī ˈbōt ər ˈerˌkraft/ /ðiː ˈpɑːrts əv əˈlæskə ækˈsɛsəbəl ˈoʊnliː ˈbaɪ ˈboʊt ɜr ˈɛrˌkræft/
المفضلات