the part of the rope of a tackle to which the power is applied in hoisting

الإنجليزية - التركية

تعريف the part of the rope of a tackle to which the power is applied in hoisting في الإنجليزية التركية القاموس.

المصطلحات ذات الصلة

fall

{i} dökülme

Saçınız dökülmeye başlayacaktır. - Your hair will start to fall out.

fall

{i} yağış

fall

vurmak (piyango)

fall

aşağıya düşmek

fall

karanlık basmak

fall

sıyrılmak

fall

sonbahar

İlkbaharı sonbahara tercih ederim. - I prefer spring to fall.

Biz geçen sonbaharda New York'a taşındık. - We moved to New York last fall.

fall

düşme

Yapraklar ekimde düşmeye başlar. - Leaves begin to fall in October.

Kötü alışkanlıklara düşmek kolaydır. - It's easy to fall into bad habits.

fall

yıkılmak

fall

düşüş göstermek

fall

aza

Anadili olarak konuşan kişi sayısı 10'dan aza düştüğünde bir dil ölü olarak kabul edilir. - A language is considered dead when the number of native speakers falls to less than 10.

Bay Jones ders esnasında uyuduğum için beni azarladı. - Mr. Jones reprimanded me for falling asleep during class.

fall

{f} kötü yola düşmek

fall

{i} eğim

fall

tesadüf etm

fall

{i} ucuzlama

fall

eksilmek

fall

{f} çökmek

fall

{f} ucuzlamak

fall

{f} oturmak (lâf)

fall

{i} tuş

الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف the part of the rope of a tackle to which the power is applied in hoisting في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

fall

الواصلة

the part of the rope of a tack·le to which the po·wer I·s ap·plied in hoisting

التركية النطق

dhi pärt ıv dhi rōp ıv ı täkıl tı hwîç dhi pauır îz ıplayd în hoystîng

النطق

/ᴛʜē ˈpärt əv ᴛʜē ˈrōp əv ə ˈtakəl tə ˈhwəʧ ᴛʜē ˈpouər əz əˈplīd ən ˈhoistəɴɢ/ /ðiː ˈpɑːrt əv ðiː ˈroʊp əv ə ˈtækəl tə ˈhwɪʧ ðiː ˈpaʊɜr ɪz əˈplaɪd ɪn ˈhɔɪstɪŋ/