the operation of division, with the denominator expressed first

listen to the pronunciation of the operation of division, with the denominator expressed first
الإنجليزية - التركية

تعريف the operation of division, with the denominator expressed first في الإنجليزية التركية القاموس.

into
içine

Norveç'te yaşanan katliam ve son günlerde İngiltere'deki ayaklanma ve yağma, dünyanın içine sürüklendiği durum itibarı ile dehşet vericidir. - The massacre in Norway and the recent rebellion and the booty in England, are dreadful in consideration of the circumstances that the world drifted into.

Peynirin içine bıçak saplamayın. - Don't thrust your knife into the cheese.

into
içine doğru

Tom suyun içine doğru yürüdü. - Tom waded into the water.

o evine içine doğru koştuğunda , kedi kasılarak ipliğin etrafında yürüyordu. - The cat was strutting around the yard, when it suddenly ran into the house.

into
biçimine
into
(Bilgisayar) yeni iletileri
into
in içine
into
şekline
into
-a
into
-da
into
-e meraklı
into
hasta

Tom hastaneye kabul edildi. - Tom was admitted into the hospital.

Donan bir dilenci tedavi için hastaneye getirildi. Fakat faturayı ödemek için bir senti bile yoktu. - A freezing beggar was brought into the hospital for treatment. However, he didn't have even one cent with which to settle the bill.

into
-e
into
edat içine
into
{e} içine; içeri; -e, -ye
into
{e} ye
into
be into ile meşgul olmak
into
{e} haline

Onu bir devlet sorunu haline getirdik. - We turned it into a state problem.

Üzümler şarap haline getirilir. - Grapes are made into wine.

into
{e} içeriye

Tom kapı camını kırdı, içeriye girdi, kapının kilidini açtı ve arabaya bindi. - Tom broke the door window, reached inside, unlocked the door and got into the car.

into
meraklısı olmak
into
dahiline
الإنجليزية - الإنجليزية
into

Three into two won't go.

the operation of division, with the denominator expressed first

    الواصلة

    the op·e·ra·tion of division, with the de·no·mi·na·tor expressed first

    النطق

المفضلات